Gastrofill GastroEtkinlik The Peninsula İstanbul'da Grimanesa Amorós'un Işık Enstalasyonları Sergileniyor

The Peninsula İstanbul'da Grimanesa Amorós'un Işık Enstalasyonları Sergileniyor

The Peninsula Istanbul, "Art in Resonance" Programıyla Sanatseverlerle Buluşuyor Peru kökenli Amerikalı sanatçı Grimanesa Amorós’un yapıtları, The Peninsula Istanbul’un “Art in Resonance” programı çerçevesinde sanat tutkunlarıyla buluşacak. Bu önemli etkinlik, Contemporary Istanbul sanat fuarı ile eş zamanlı olarak düzenleniyor ve sanatçının ışık ile yarattığı eserler, 24 Eylül'den Ekim ayı sonuna kadar ziyaretçilere sergilenecek.

Art in Resonance Programı

Otel sektöründe yenilikçi bir yaklaşım sergileyen The Peninsula Hotels, dünya genelindeki otellerinde sanatseverlere yönelik destek sağlayan “Art in Resonance” programını yürütmektedir. Bu çerçevede, The Peninsula Istanbul, Grimanesa Amorós gibi vizyoner sanatçılarla iş birliği yaparak özgün eserlerin sergilenmesine olanak tanıyor. Amorós’un, The Peninsula Istanbul için özel olarak hazırladığı “PASSAGE” ve “MARITIME” adlı iki yeni ışık enstalasyonu, etkinliğin merkezinde yer alıyor. Sanatçı, eserlerinde ışığın ve mekânın ilişkisini derinlemesine işlerken, izleyicilerini anlam dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Bu etkinlik, İstanbul'daki sanat yaşamına büyük bir katkı sağlarken, katılımcılara unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Grimanesa Amorós ve Eserleri

Grimanesa Amorós, daha önce The Peninsula New York, Köln'deki Ludwig Müzesi ve Şanghay'daki Central Academy of Fine Arts gibi prestijli mekanlarda eserlerini sergilemiştir. The Peninsula Istanbul'a özel olarak tasarlanan enstalasyonlar, “A Wave of Time” başlıklı çalışma içerisinde bir araya getiriliyor. İlk eser “PASSAGE”, otelin tarihî saat kulesinde konumlandırılarak geçmiş ile bugün arasında güçlü bir bağ kuruyor. Bu eserde, insan hareketinin ritimleri ve yolculukların dinamikleri görselleştirilerek mekâna hayat veriliyor.

PASSAGE Eserinin Önemi

“PASSAGE” adlı enstalasyon, tarihi Yolcu Terminali binasında sergilenen bir yapıt olup, geçmişten günümüze insan hareketlerini simgeler. Bu mekan, 1910'lu yıllardan itibaren kruvaziyer gemilerinin uğrak durağı olarak biliniyor ve bu eser, geçmişin izlerini taşırken yeni yorumlarla izleyicilere sunuluyor. Özellikle ayrılıklar ve yeniden kavuşmaların yaşandığı bu alan, eserin görselliği ile bir nebze şiirsel bir anlatım kazanıyor. Ziyaretçilerin duygusal yolculuklarına eşlik ederken, geçmişin ve bugünün birbirine kenetlendiği bir deneyim sunuyor.

MARITIME ile Denizserüvenine Dair

Amorós’un bir diğer eseri olan “MARITIME”, The Lobby’de dikkat çeken bir şekilde yer alıyor. Bu yapıt, asılı duran bir gemi formunu andırarak mekanın denizcilik geçmişine vurgu yapıyor. İzleyicilere deniz yolculuklarının içsel, kültürel ve fiziksel bağlarını düşünmeye davet eden eser, aynı zamanda görsel bir deneyim sunuyor. Tüm bu unsurlar bir araya geldiğinde, ziyaretçiler için sadece bir sanat sergisi değil, aynı zamanda düşünsel bir yolculuk niteliği taşıyor. Bu sayede izleyiciler, denizle olan ilişkilerini sorgulama fırsatına sahip oluyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *