Türkiye’nin deniz taşımacılığı sektörü, 1990’lı yıllardan itibaren önemli bir dönüşüm ve gelişim sürecine girdi. Karadeniz ile Akdeniz arasında açılan yeni hatlar, özel sektörün lojistik alt yapısına yaptığı yatırımlar ve denizcilik alanında atılan yenilikçi adımlar, Türkiye’nin ekonomik entegrasyonunu önemli ölçüde artırdı.
Cenk Denizcilik’in Tarihçesi ve Vizyonu
1986 yılında acente ve gemi kiralama hizmetleri sunarak denizcilik sektörüne adım atan Cenk Denizcilik, 1991 yılında Ro-Ro araç taşımacılığı ile faaliyet alanını genişleterek; deniz, kara ve demiryolu taşımacılığını entegre bir biçimde gerçekleştiren kombine taşımacılığın öncü kuruluşlarından biri haline geldi. Bu yenilikçi adımlar, şirketin Cenk Group adı altında kurumsal bir kimlik kazanmasına zemin hazırladı.
Günümüzde Karadeniz bölgesinin önde gelen lojistik ve deniz taşımacılığı şirketlerinden biri olarak faaliyet gösteren Cenk Group, "Büyüklükten çok kaliteyi hedefleyen" felsefesi ile hareket ediyor. Müşteri odaklı, sürdürülebilir ve güvenli hizmet anlayışı, grubun sektör içerisindeki başarılarının temel taşlarını oluşturuyor. Sahip olduğu vizyon ve stratejiler doğrultusunda, sektörde daha fazla söz sahibi olmayı hedefliyor.
Deniz Taşımacılığında Yenilikçi Adımlar
Özellikle Karadeniz ile Akdeniz bölgesindeki yeni deniz seferleri, Türkiye'nin ihracat ve lojistik kapasitesinin artmasını sağlamakla kalmayıp aynı zamanda bölgesel ticarette de önemli fırsatlar oluşturdu. 1991 ve 1992 yıllarında hizmete sokulan ilk özel sektör Ro-Ro gemileri, Türkiye'deki özel deniz taşımacılığına yeni bir soluk getirdi.
Cenk Group’un Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Attila Yener, sektöre adım attıkları yılları şu sözlerle ifade etti: “1991 yılında ilk gemim CENK K’yı, 1992 yılında ise ikinci gemim CENK II’yi aldım. Bu gemiler, devlet filosu dışında Türkiye'nin ilk özel sektör Ro-Ro gemileri olarak kayıtlara geçti. Ayrıca, 1993 yılında Abaza-Gürcü savaşı sebebiyle Rusya’ya ulaşmakta zorlanan Türk TIRları ve şoförlerini taşımak amacıyla Türkiye ve Rusya arasında ilk Ro-Ro seferlerini başlattık. Bu girişim, Türkiye’nin kara taşımacılığına alternatif bir deniz köprüsü kazandırdı ve özel sektörün denizcilik alanındaki girişimciliğine öncülük etti.
Ekonomi ve Ticaret Üzerindeki Etkileri
Cenk Group, sadece Türkiye’nin değil, bölgesel ticaretin de lojistik omurgasını güçlendiren bir aktör olarak, Derince ve Karasu limanlarından Romanya, Gürcistan ve Ukrayna limanlarına düzenli seferler gerçekleştirerek Türkiye’nin ihracat taşımacılığında önemli bir rol oynamaktadır. Yılda 90.000’den fazla treyler ve 50.000 araç kapasitesine sahip olan Cenk Group, Uzak Doğu otomotiv markalarının araçlarını komşu ülkelere ulaştırarak bölgesel lojistik ağının sürekliliğini sağlıyor.
Türkiye’de demiryolu ile taşımacılık hizmetlerini başlatan ilk özel sektör şirketi olan Cenk Group’un sahip olduğu bu deneyim ve altyapı, Türkiye'nin çok modlu taşımacılık kapasitesine önemli katkılarda bulunmuş ve sürdürülebilir büyüme hedeflerini desteklemiştir.
Cenk Group’un Hedefleri ve Gelecek Vizyonu
Cenk Group’un kurucusu Attila Yener, önümüzdeki döneme dair hedeflerini şu sözlerle paylaştı: “Ukrayna'daki savaş gibi jeopolitik zorluklara rağmen, Romanya ve Gürcistan hatlarında hizmetlerimizi sürdürüyoruz. Son günlerde Karasu–Odessa hattımızı açarak Ukrayna seferlerine de başladık. Gelecek dönem için Akdeniz'e açılmayı ve yeşil denizcilik teknolojilerini entegre ederek çevresel etkilerimizi azaltmayı planlıyoruz. Hedefimiz, Türkiye’nin ve bölgenin lojistik sürekliliğine katkıda bulunan güçlü ve sürdürülebilir bir deniz taşımacılığı modeli oluşturmak.”
Cenk Group, bu vizyonla gelecekte de deniz taşımacılığı alanında önemli bir aktör olmaya devam etme amacı taşımaktadır.