Türkiye’nin lider yumuşak şeker üreticisi Kervan Gıda, 2025 yılı ikinci çeyrek finansal sonuçlarını açıkladı. Şirket, ciro ve kârlılıktaki istikrarlı artışını sürdürürken, ABD’de gerçekleştirdiği depo yatırımıyla global büyüme stratejisini güçlendiriyor.
Kervan Gıda, 2025 yılının ikinci çeyreğinde 3,6 milyar TL ciro elde ederek bir önceki yılın aynı dönemine göre satışlarını %7 oranında artırdı. Şirketin FAVÖK’ü ise 2024’ün ikinci çeyreğine kıyasla %36 artış göstererek 412 milyon TL seviyesine ulaştı.
Brüt kâr tarafında da pozitif bir tablo ortaya koyan Kervan Gıda, geçen yılın ikinci çeyreğinde 968 milyon TL olan brüt kârını %9 büyümeyle 1 milyar TL’nin üzerine taşıdı.
İdris Can: Finansal ve Global Büyüme İstikrarlı Şekilde Devam Ediyor
Kervan Gıda Genel Müdürü İdris Can, ikinci çeyrek sonuçlarıyla ilgili olarak şirketin istikrarlı büyümesini sürdürdüğünü ve satışlarını geçen yılın aynı dönemine göre artırdığını açıkladı. FAVÖK tarafında da önemli bir iyileşme kaydedildiğini belirten Can, ABD’de yapılacak yaklaşık 18 milyon USD tutarındaki depo yatırımı ile 8.400 m² kapalı alanlı lojistik merkez sayesinde ürünlerin Amerika kıtasında çok daha geniş bir coğrafyaya ulaştırılmasının hedeflendiğini ifade etti.
ABD’de 18 Milyon USD’lik Depo Yatırımı
Kervan Gıda, küresel stratejisi kapsamında ABD’de lojistik altyapısını güçlendirecek büyük bir adım atıyor. Şirketin ABD’deki bağlı ortaklığı tarafından inşasına başlanan depo, 70 bin metrekare arsa üzerinde 8.400 m² kapalı alana sahip olacak.Yaklaşık 18 milyon USD değerindeki bu yatırım, dağıtım kapasitesini artıracak ve maliyet verimliliğini yükseltecek. ABD’deki yeni lojistik merkez, Kervan Gıda’nın Amerika kıtasındaki büyümesini hızlandıracak stratejik bir merkez olarak konumlandırılacak.
Global Büyümede Kararlı Adımlar
Türkiye’den 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapan Kervan Gıda, yeni yatırımlarıyla hem finansal performansını hem de uluslararası varlığını güçlendirmeye devam ediyor. ABD depo yatırımı, şirketin küresel şekerleme pazarındaki rekabet gücünü pekiştirmesi açısından kritik bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
