Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin (TÜRSAB) 26. Olağan Genel Kurulu, İstanbul’da yoğun bir katılımla gerçekleşti. Genel kurulun ilk gününe damgasını vuran detay, muhalefet cephesindeki sürpriz birleşme ve kürsüde gerçekleştirilen etkileyici protesto oldu. Daha önce başkan aday olduğunu açıklayan Mehmet Nezih Hacıalioğlu, kongre öncesi Aylin Özsavaş’a destek vererek ortak listeyle seçime katılacaklarını duyurdu. Bu durum, muhalefet temsilcilerinin yıllar sonra bir araya gelmesi anlamına geliyor ve mevcut başkan Firuz Bağlıkaya yönetimine karşı en güçlü birliktelik olarak değerlendiriliyor.
Protestonun Sembolik Anlamı
Aylin Özsavaş’ın başkan adaylığını destekleyen Mehmet Nezih Hacıalioğlu, kürsüde yaptığı açıklamalarda mevcut yönetim üzerine eleştirilerde bulundu. Özellikle üyelere dağıtılan TÜRSAB 25. Dönem Faaliyet Raporu ve diğer belgeleri, gereksiz masraf ve çevresel hasar olarak nitelendirerek yere attı. Bu jest, yenilenme isteğini ve yapılan israfa dikkat çekmenin en çarpıcı biçimi haline geldi. Hacıalioğlu, dağıtılan iki faaliyet raporu için harcama tutarının 8 milyon 230 bin lira olduğunu vurgulayarak, bu miktarın, 2 binden fazla delegenin hava yoluyla İstanbul’a getirilmesine yeteceğini belirtti. Böylelikle, protesto sadece bir itiraz olarak kalmayıp, aynı zamanda bir dönüşüm çağrısı olarak da önem kazandı.
İsraf Eleştirisi ve Sektöre Dair Kaygılar
Hacıalioğlu, protesto sırasında “Ben kitap atmam” diyerek, yere atılan belgelerin maliyetine dikkat çekti. Toplamda tam 14 bin 670 belge dağıtıldığını söyleyerek, bunun ciddi bir israf olduğunu ifade etti. TÜRSAB’ın, sektördeki gerçek sorunlara çözüm üretmek yerine gereksiz harcamalarla gündemi meşgul ettiğini belirtti. Bu durumu, Anadolu’nun dört bir yanındaki acentaların yaşadığı sıkıntılar ve kaygılarla ilişkilendirerek, birlik olmanın önemine vurgu yaptı. Böylesi bir kaynak israfının devam etmemesi gerektiğini ve bunun yerine, acentelerin sorunlarına yönelik projeler geliştirilmesi gerektiğini savundu.
Beyaz Liste Çağrısı ve Gelecek Perspektifi
Hacıalioğlu, protesto sürecinin ardından üyelerine güçlü bir mesaj vererek, 2028 yılında aynı sorunlarla karşılaşmamaları için oluşturulan Beyaz Liste’ye katılmaları çağrısında bulundu. Beyaz Liste’nin israf yerine akıl ve hizmet odaklı bir yaklaşımı sembolize ettiğini belirtti. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik konusuna dikkat çekerek, dağıtılan belgelerin neden olduğu kâğıt israfının arkasındaki çevresel etkilere de değindi. 30 yıllık bir geçmişe sahip olan TÜRSAB’ın bu durumu hak etmediğini ifade ederek, sektörün geleceği adına daha şeffaf ve etkin bir yönetim sergilenmesi gerektiğini vurguladı.
