Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar: "Zeytinyağı İhracatında En Önemli Engel Markasızlık"

Ayvalık, dünyanın en iyi zeytinyağlarından birine ev sahipliği yaparak “20. Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali”ne 16-19 Ekim tarihlerinde düzenledi. Festival, “Turizmin Değeri, Zeytinyağının Başkenti Ayvalık’ta Buluşalım” temasıyla gerçekleştirildi. Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, festivalde yaptığı açıklamalarda, sektördeki sıkıntıları dile getirdi. Uçar, “Dökme ihracatını sınırlandırarak bir çözüme ulaşamayız. Zeytinyağı ihracatının en büyük problemi markasızlık ve eksik planlamadır. İhracatın yalnızca yüzde 30’u ambalajlı satılırken, yüzde 70’i dökme olarak yurt dışına gönderilmektedir.” şeklinde konuştu.

Ayvalık’ın Zeytin Ağaçları ve Kalitesi

Ayvalık, 2 milyona yaklaşan zeytin ağaç sayısıyla dikkat çekerken, bu ağaçların bir milyondan fazlasının 300 yaş üzerinde olduğu biliniyor. Ayrıca, 61’i tescillendiği üzere 600 yaşından fazla olan 81 anıt zeytin ağacı da bu bölgededir. Ayvalık, zeytinyağının kalitesi açısından dünya genelinde öncü noktalar arasında kabul edilmektedir. Ayvalık Ticaret Odası 1971 yılında festivali başlatarak bu konuda önemli bir adım atmış oldu. 2023'te düzenlenen festivalin, hem yerel hem de uluslararası arenada zeytinyağının tanıtımına büyük katkı sağlaması bekleniyor. Ayvalık, yüksek katma değere sahip zeytinyağı ihracatının merkezi olma özelliğini sürdürüyor.

Zeytinyağı İhracatında Hedefler ve Beklentiler

2022-2023 döneminde, Türkiye toplamda 150 bin ton zeytinyağı ihraç ederek 725 milyon dolar gelir elde etti ve 2023-2024 döneminde ise 120 ülkeye 75 bin ton zeytinyağı gönderme hedefi bulunuyor. Ali Uçar, Ayvalık’ın hem zeytinyağı üretimi hem de satışı bakımından önemli bir rol oynadığını ifade etti. “Ayvalık, Türkiye’nin en fazla zeytinyağı markasına sahip şehirlerinden biri haline geldi.” diyen Uçar, bu yılki zeytinyağı rekoltesinin 200-250 bin ton arasında olmasının beklendiğini belirtti. "Herhangi bir arz sıkıntısı yaşamayacağız." ifadesiyle, üretimle ilgili olumlu bir rapor sundu. Ayrıca, 2025-2026 sezonunda mahsul kalitesinin artırılması hedefleniyor.

Ambalajlı İhracat İçin Yapılması Gerekenler

Ali Uçar, dökme satışın sektördeki en büyük engellerden biri olduğunu vurgulayarak, “Ambalajlı ihracatın teşvik edilmesi amacıyla bir kota sisteminin getirilmesi gerektiğini düşünüyorum.” dedi. Uçar, dökme satış yerine ambalajlı satışın artırılması gerektiğine dikkat çekti. “Bir firma 100 birim ihracat yapıyorsa, bunun en az 20 birimini ambalajlı satış olarak gerçekleştirmesi zorunlu olmalıdır. Bu, yurt dışında tanınmayı artıracak ve katma değerli ürünlerin payını yükseltecektir.” şeklinde konuştu. Ancak, şu anda toplam zeytinyağı ihracatının sadece yüzde 30'u ambalajlı ürünlerden oluşmakta, dökme satış ise yüzde 70 gibi büyük bir orana sahiptir. Bu durum sürdürülebilir değildir ve Türk zeytinyağına uluslararası pazarda olan güveni zedelemekte.

Rekabetin Artan Zorlukları

Ali Uçar, zeytinyağı üretiminde düşük maliyetle sektörün işleyen İspanya, Tunus ve Fas örneklerine dikkat çekerek Türk zeytinyağı üreticilerinin yüksek maliyetlerle rakip ülkelerle rekabet etmeye çalıştığını belirtti. Geçen yıl ihracat yasakları nedeniyle birçok kontrat iptal edildi ve bu durum Türk zeytinyağına olan güveni sarstı. Üreticiler için en büyük sorun, zeytin hasadının kilogram başına maliyetinin 90 TL, satış fiyatının ise 40 TL civarında olmasıdır. Bu da üreticilerin zarar etmesine ve ürünlerini beklemeye almasına yol açmaktadır. Aynı zamanda bu durum pazardaki fiyat dalgalanmalarını artırmakta ve ihracatı olumsuz etkilemektedir.

İLGİLİ HABERLER